Soframızda ki gizli Tehlike !


Soframızda kullandığımız birçok malzeme insan hayatını tehdit ediyor. Bunlara son olarak ürünleri korumada ve tatlandırmada kullanılan tuz eklendi. Yapılan inceleme sonrasında Türkiye'de kullanılan 16 farklı markanın tuzunda mikroplastik tespit edildi.

Daha önce ABD'deki kahvaltılık gevreklerde kansere neden olan glifosat kalıntısına rastlanmıştı.


Çukurova Üniversitesi tarafından yapılan araştırmada da benzer sonuçlarla karşılaşıldı. 16 markanın ürününde mikroplastik tespit edildi.


Çukurova Üniversitesi tarafından yapılan araştırmada da benzer sonuçlarla karşılaşıldı. 16 markanın ürününde mikroplastik tespit edildi.

Raporda, Şubat ve Mart 2017 tarihleri arasında piyasadan satın alınıp, incelenen 16 sofra tuzunun marka bilgisine yer verilmese, örneklerin çeşitleri ve üretim yerleri hakkındaki bilgiler şöyle 👇


Raporda, Şubat ve Mart 2017 tarihleri arasında piyasadan satın alınıp, incelenen 16 sofra tuzunun marka bilgisine yer verilmese, örneklerin çeşitleri ve üretim yerleri hakkındaki bilgiler şöyle 👇
📷 Çukurova Üniversitesi, Dr. Sedat Gündoğdu
Yeşil Gazete'den Ayşe Bereket'in aktardığı bilgiye göre, 5 deniz tuzu, 6 göl tuzu ve 5 kaya tuzu olmak üzere toplam 16 sofra tuzu örnekleri Çamaltı, Tuz Gölü, Palas Gölü, Seyfe Gölü, Acıgöl, Çankırı, Cihanbeyli ve Aksaray’da üretilmiş. İncelemeler sonucunda en yüksek mikroplastik partikül sayısına deniz tuzunda rastlandı. Rapor sonuçlarına göre, mikroplastik partikül sayısı deniz tuzunda 16-84/kg, göl tuzunda 8-102/kg ve kaya tuzunda 16-84/kg.

En fazla miktarda mikroplastiğe deniz tuzunda rastlanmış olması da, denizlerimizdeki plastik kirliliğinin vahametine ışık tutuyor.


En fazla miktarda mikroplastiğe deniz tuzunda rastlanmış olması da, denizlerimizdeki plastik kirliliğinin vahametine ışık tutuyor.
Uzmanlara göre ise tehlikenin asıl kaynağı; pet şişeler ve plastik yiyecek ambalajları. Çünkü tuzun yanında tükettiğimiz sularda da plastik kalıntılarına rastlanıyor.
En fazla miktarda mikroplastiğe deniz tuzunda rastlanmış olması da, denizlerimizdeki plastik kirliliğinin vahametine ışık tutuyor.

Sorumluluğun sadece firmalardan kaynaklanmadığını belirten uzmanlar bu konu hakkında neler söylüyor?

Çukurova Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sedat Gündoğdu, "Bu, sadece tuz üreticisi firmaların sorumlu olduğu değil, hepimizin sorumlu olduğu bir kirlilik. Biz bu çalışmayı yaparken, yemeğimize ya da salatamıza tuz atarken, tuzdaki mikro plastikleri görüp de bunu araştıralım demedik. Denizlerde plastik kirliliğini uzun zamandır çalışıyoruz. Akdeniz'de çok ciddi bir kirlilik var. Akdeniz'in bu kadar kirli olması denizden elde edilen ürünlerde de bu kirliliğin yansımalarının olacağını düşündük. Bunun ilk olarak tuzlarda araştırılması gerektiğini düşündük. Piyasadaki deniz tuzlarını, göl tuzlarını ve kaya tuzlarını toplayıp bu araştırmayı yaptık. Bu durum büyük bir risk barındırıyor. Sadece deniz tuzunda değil, göl tuzunda da ciddi bir risk var, ilginçtir ki kaya tuzunda da (Himalaya tuzu) var.
Paketleme sırasında kullanılan aletlerden, giyilen elbiseden, ortama dışardan gelmiş plastikler de kaya tuzunu kirletebiliyor. Tuzların hepsi plastikler içinde satılıyor sonuçta" dedi.

Özel Çizimler

Fashion

Sport

Hotels